Akşemseddin Hazretleri Kimdir Önemi Nedir?
Şeyh Hamza’nın oğlu olarak 1389 senesinde Şam’da dünyaya gelmiştir. Şeyh Hamza ailesi ile beraber Amasya’ya gelen küçük Şemsettin’i yetiştirmiştir. Rivayetlere göre Akşemsettin'in soyu baba tarafından Ebuzer Giffariye dayanmaktadır. İlk tahsilini babasından alan Akşemsettin 7 yaşında Hafız olduğu öne sürülmektedir. Ailesiyle birlikte Çorum Osmancık kazasının Sarp'ın Kavak köyüne yerleşmiştir. Babasının vefatından sonra Amasya ve Osmancık medreselerinde eğitimini tamamlayan Akşemseddin Osmancık medresesini Müdessir olmuştur. Akşemsettin aynı zamanda tıp ve eczacılığa merak sarmıştır.
Tıp ilmini öğrenmiştir. Daha önceden Seyyid Abdulkadir Geylani İmamı Gazali ve Muhammed Celaleddin Rumi gibi örneklerinde görüldüğü üzere ilim tahsiliyle tatmin olmayanlar Şemsettin İrfan tahsili için müderrisliği ve medreseyi terk etmiştir. Tasavvufa olan ilgisinden dolayı Akşemsettin önce İran'ı dolaşmış ama umduğunu bulamadığı için yeniden Anadolu'ya dönmek zorunda kalmıştır. Anadolu'da ise Akşemsettin'e Ankara'da bulunan Hacı Bayram Veli'yi tavsiye etmişler ve ona şöyle diyorlarmış.
‘’Kazandı şu zahiri ilmini mana ilmi ile,
Bilgini aşk ile akıl vergisini kalp ve Gönül vergisi ile tamamlaman gerek.
Bu ise yalnız olmaz sana bir mürşit lazım kalk Ankara'ya git orada Hacı Bayram veli'ye müracaat et.
O seni tamamlasın bütünleşsin
Sen bu dünyaya lazım bir insansın. ‘’
Ankara'ya giden Akşemsettin Hacı Bayram Veli'nin öğrencilerin nefeslerini kırmak fakirlere yardım etmek aynı zamanda yoksullara ikramda bulunmak için de olsa yardım kabul etmesi çarşı pazarda devren yaptırması gibi hallerinden hoşlanmamasından dolayı Ankara'dan ayrılmıştır. Daha sonra ise Halep'e gitmiştir.
Halep'te bir gece rüyasında boynuna bir zincirin takılmış olduğunu ve zincirin diğer ucunun kendisini Ankara'ya doğru çektiğini görmüştür. Bunun üzerine yeniden Ankara'ya dönmüştür. Hacı Bayram Veli'nin yanında özel ilgi ve mücadeleye alınan Akşemsettin kendisine gösterilen bu ihtimali en iyi şekilde değerlendirmiştir. Kısa süre tasavvufun tamamını alternatiflerini ve inceliklerini bilgi edinmiştir. Akşemsettin bu başarısından dolayı Hacı Bayram Veli'den icazet almıştır. Hilafet tacı giydirilmiştir. Bunun sonrasında Hacı Bayram Veli'den aldığı izin ile Ankara'dan ayrılmış ve Beypazarı'na yerleşmiştir. Daha sonra ise beypazarında büyük bir Şöhret bulan Akşemsettin kısa bir süre sonra oradan ayrılmıştır. İskilip'e yerleşmiştir. İskilip'ten de ayrılan yine aynı kesrete düşme sebebiyle ayrılır. Bolu'nun Göynük ilçesine yerleşir. Göynük'te de yine bir Değirmen ve Mescit inşa ettirerek kendi çocuklarının tahsil ve terbiyesiyle meşgul olmaktadır. Aynı zamanda mevcut eserlerini yazmakla ve 7 kere hacca gidebilme imkanına sahip olmuştur. Akşemsettin’in 12 evladı olduğu söylemiş ise de mevcut diğer kaynaklarda sadece 10 çocuğundan söz edilmiştir.
İstanbul’un Fethi
Akşemseddin asıl ünü 2. Murat emir ve isteği ile II. Mehmed hocalığına tayin edilişi beraberinde başlamıştır. Akşemseddin II. Mehmed’e danışmanlık yaparak İstanbul’un fethi için katkıda bulunmuştur. Akşemseddin çocukları öğrencileri ve müritleri ile fetih ordusuna katılmışlardır.